Tanım
Japon baskısı ile kendi portresi Hollandalı sanatçı Vincent Van Gogh'un başyapıtıdır. 1888'de yapılan bu resim, sanatçıyı rahat bir pozda gösteriyor, bir sandalyede oturuyor ve sağ elinde açık bir kitap tutuyor. Arkasındaki duvarda, boyanın renk paletini tamamlamak için özenle seçilmiş bir Japon gravürünü görebilirsiniz.
Bu çalışmanın en ilginç yönlerinden biri Van Gogh'un renk kullanma şeklidir. Sanatçı, duvara Japon gravürüyle birbirini mükemmel bir şekilde tamamlayan bir sıcak ve kara tonları paleti seçti. Sarı, turuncu ve kahverengi tonlar özellikle boyada belirgindir ve sıcaklık ve huzur hissi yaratmak için kullanılır.
Resmin bileşimi de dikkat çekicidir. Van Gogh, sanatçıyı Japon duvarı ve gravürüyle çevrili resmin merkezine yerleştirdi. Bu hüküm, sanatçının hayatının içgözlemsel bir anında olduğunu gösteren bir samimiyet ve izolasyon hissi yaratır.
Bu çalışmanın bir başka ilginç yönü de tarihidir. Resim 1888'de, Van Gogh'un Güney Fransa'da Arles'te yaşadığı bir dönemde yaratıldı. Bu süre zarfında sanatçı Japon sanatı tarafından büyülendi ve gravür ve diğer Japon nesneleri toplamaya başladı. Bu hayranlık, sanatçının arkasındaki duvardaki Japon gravürünün seçimine açıkça yansıyor.
Özetle, Japon baskısı ile kendi portresi Van Gogh'un sanatının bir şaheseridir. Sıcak renkli palet, özenle planlanan kompozisyon ve sanatçının Japon sanatına olan ilgisi, bu resmi eşsiz ve büyüleyici bir sanat eseri haline getiriyor.